sanırım bugünlerde beni en çok “yetersiz olma” hissi sinirlendiriyor.
- Официальное Казино Водка Онлайн Личный Кабинет Регистрация Игровые Автоматы Актуальное Зеркало Vodka
- Как правильно играть в казино онлайн и выигрывать
- Пинап казино официальное играть онлайн
- yoga
- korona günlüğü
- 14 şubat
- napoli romanları
- Ortaokul: Hayatımın En Kötü Yılları (film)
- go
- plan coeur
- bisiklet kaskı
- Boron matik
- quido
- the wind rises
- fırında somon
- çinko
- matematik delisi
- Albert amca ile kara delikler
- çocuklar için ekran süresi
- zıp zıp tavşan
- her yerde oyun
- Rüzgarın üzerindeki şehir
- Öfke dansı
- Feminist babalar
- Kasabanın en şık devi
- gökteki kale
- 8 yaş üstü çocuk kitapları önerileri
- küçük findus kaybolunca
- eylem erdem uğurlu
- Hayal mutfak
- the raccoon war
- tost
- dayanışma ekranı
- into the night
- fistül
- malakan peyniri
- öğretmenlik kutsal değildir
- ebeveyn
- funmathfan.com
- after life
- podolog
- deriko blog
- kayıp kızın hikayesi
* “şekerim diş çıkarıyoruz” şeklinde konuşan anne-babalar. dişi yavru çıkarıyor, bırak kendisi olsun sana yapışık olmasın artık.
* her şeyi en iyi bilen taze anneler, aile büyükleri, hayatı bebeği ve annelik olmuş kadınlar.
* başka bebekli çiftlerle veya kadınlarla biraraya gelindiğinde konuşulacak tek konunun bebek olması! yahu biz işi gücü olan yetişkin insanlarız, kafamız hayatta her şeye basıyor çok şükür. iki farklı sohbet konusu niye bulamıyoruz?
Koca kısmının anlayışsızlığı. Ben bu ikinci cocuğu kendime yapıyorum sanki! Keşke babaları da gönderebileceğimiz bi okul olsa!
sütü düşünmek. Her şeyi “acaba sütüme karışır mı, sütümün tadını bozar mı” diye düşünmeye başladım. İştahım kesildi.
herkafadan ayrı bir yorum gelmesi. Bebeği binbir tantana içerisinde büyütmek. Bir öle bir başka konuşan insan kitlesi, sarmal halinde seni girdap gibi delirium halet-i ruhiyesine sokarlar bi zaman sonra..
Ay eline verme boğazına kaçar vs amaaaan büyütme bişi olmaz, alışsın ver eline ole ole büyücek
aaa bu çocuk bole hasta olur sen bi kat daha giydir!
ay dikkatt et düşer ordan vs bırak biraz özgür büyüsün biz sizi toprak içinde orda burda büyüttük
sen ne dersen aksi yönde yorum gelir, hatta ole olur ki , tekrar ilk solediğin noktaya geri dönüp haklı duruma düşersin, ama hep tersi yorum ilettikleri için sen haksız olabilirsin:)
hava serin bir örtü alsaydın
– a unutmuşum
ama dikkat etmek lazım
-bu sefer örtü ile geldim
ne gerek var hava iyi çocuk terlerse daha fena, o zmn daha kötü hasta olur
-+^&%/!! puff
hava da serin gibi örtü getirmedin mi?
-hırkası var
örtü de getirseydin e kızı, uyuyan insanın üstüne kar yağar
– sessizlik – bkz: başında hare yerine şeffaf huni beliren agresif anne :))
etc..
Doktorumuzun çok iyi gidiyor. Boy- oldukça iyi demesine rağmen çok da zayıfmış, yemiyor mu? diyen teyzelere çok sinirleniyorum.
Birgün birine yok yiyor da ben vermiyorum diyet yaptırıyorum diyeceğim ama dur bakalım hangi şanslı teyzeye denk gelecek.
çocuğunu bakıcıya, kreşe, annane-babanneye bırakma zorunluluğu. nefret ediyorum.
Kidemli annelerin comez annelere bilgiclik yapmasina tahammul edemiyorum. Ozellikle dogumdan hemen sonra tebrik icin gelen bir tanidigimiz uykusuzluktan yere yapismis yeni lohusa bana “ah ahh bunlar iyi gunlerin, hele bir emeklesin mahvolacaksin, hele bir yurusun sen o zaman gor” demesini unutamiyorum. Tam da lohusa kadinin duymak istedigi moral takviyesi sanki:)))
Haa bir de kendi bebeginin cok daha beter oldugunu, yani aslinda melek gibi bir bebegim oldugu icin sansli oldugumu soyleyen bir tayfa vardi, onlari saymiyorum bile. Benimki de annelik mi canim ahahaaa…
Herşeyi”ben bilirim” diyen büyüklerimizin gereksiz söylemleri gerçekten can sıkıcı,
şirket arabasıyla yola çıktığuımda arka koltuğa uzanarak uyuyan çocuğu görenlerin “ama bunun koltuğu neden yok”demeleri(ne yani şirket aracındada koltukmu olsun?zaten arkada uzanarak uyuyor çocuk),
kapalı mekanlarda tepinerek istediğini almayan çocuğa milletin tip tip bakması(sanki onların çocuklarının bütün istekleri yapılıyordu)
daha birsürü var ama şuanda bunlar aklıma geldi 🙂
ozellikle calisan annelerin pek cokzaman yasadiklari bakici sorunu; mesela aslinda bebek icin yasak olan birseyin bakici tarafindan cignenmesi, veya daha da kotusu “anne buna izin vermiyor” soylemi ile anne’nin KOTU POLİS olarak damgalanmasi..
anne tavsiyeleri de batar bazen, hatta genelde..
(bkz : karışan teyze)
arkası yatmayan baston pusette uyuyan kızımı görüp sürekli başı düşmüş boynu ağrır diye beni uyaran teyzeler, amcalar..
biliyorum ne yapayım? uyandırayım mı kızı?
çok var bir dolu. mesela beni en çok sinirlendiren şeylerden biri kızımın yapma dediğim bir şeyi gözümün içine baka baka yapması.
dışsal sebeplerden biri ise bilmiş teyzelerin her şeye karışması.
“Çocuk ağlıyor” diyen baba, babaanne, anneanne, dede, amca… bu liste böyle uzar gider. evet ağlıyor, bir bana mı ağlıyor size ağlamıyor mu? Bir ben mi susturabileceğim sizin eliniz armut mu topluyor?