Üç senedir sıklıkla alışveriş yaptığım site. En çok müşteri hizmetlerinin hızı, sorun çözme kabiliyetlerini beğeniyorum. Mail gönderdikten iki dakika sonra -abartmıyorum- geri döndükleri çoktur. Genelde iyi ürünler sunar, gerçi penye ürünlerde ve bazı yerli oyuncaklarda kalite sıkıntıları yaşamadık değil. Ancak iade işlemi bu kadar sorunsuz ve hızlı çözülünce, bunu da göz ardı edebiliyor insan. Sadece kampanya sonrası gönderi süresi bazen o kadar uzuyor ki, üç hafta önce sipariş ettiğiniz birşey ancak kapınıza gelebiliyor. Biraz daha hızlı sevk hizmeti daha iyi kılacaktır.

Aldım pek kullanamadım, sevimli geceliği daha kullanışlı oldu bizim için.

Sabiha Paktuna Keskin'in 'Anne İş'te' kitabını kılavuz ettim kendime. Bebekken bile giderken beni gördü, kaçarak çıkmadım evden. Gittiğimi de geleceğimi de göre göre, gitmeme alışacak dedim. Anlamasa da gidiyorum ama döneceğim yavrum dedim sakin bir sesle, gülerek hep. Aynen de öyle oldu, güvenle beni bekler oldu. Şimdi toplantıya çıksam, dönüşte telefonda çabuk gel anne, koşa koşa gel anne diyor, ne gidiş ne geliş sancılı olmuyor şükür.

Onu evde bırakıp işe gittiğim ilk gün, hayatımın en acı günü, içime düşen ateşi, koru tarif etmek mümkün değil. Hele bunu daha önce yaşamış olanların gün içinde açtığı o güzel telefonlar, daha bir gözyaşına boğmuştu beni. Bakıcı baksın diye mi doğurdum onu diye diye geçti günler. Hele ağladığında yanına benim geceliğimi koyup koklatıp susturmaları daha bir yaktı içimi. Kızım artık 2.5 yaşında ve ben bir senedir evinden çalışan bir anneyim, darısı herkesin başına. Zor dost, çok zor...

Ben çok hazırım yavruma, bana hiçbir şey olmaz diye okuduğum kitaplarda hep atladığım, kendini ilk günlerde 'baby sorrow' şeklinde hissettirip sonra tavan yapan korkunç bir kuyu. Çıktım, şükürler olsun, ilk iki ayım karanlık bir kuyu.