Son İçerikler
- çınaraltı ızgara ve kebap
- vejeteryan yemek tarifleri
- su arıtma cihazı
- pancake
- menüler
- sömestr etkinlikleri
- karne dediğin nedir (ki)?
- regl dönemi diyalogları
- İnsan vücudu tiyatrosu
- netflix tavsiyeleri
- yufka cipsi
- better call saul
- kaze no tani no nausicaa
- twin science
- 2 yaş sendromu
- kendin yap
- ibb şehir tiyatroları
- alerjik olanlar için yemek tarifleri
- Spotify
- eğitim seti
- araba koltuğu
- dijital topuklar
- guldali blog
- atölye kedisi
- gitmek de kalmak da zor geldiğinde
- blacklist
- masallar ve toplumsal cinsiyet
- lavanta yağı
- film koması
- gıda dedektifi
- nst
- biberon ısıtıcıları
- güneş kremi
- şipşak tatlı
- korona virüsü
- covid19
- Aşk 101
- Yogaila
- the last czars
- terk edenler ve kalanlar
Pepee’nin yapımcılarından bir çocuk sineması. Yer yer bir çok mizahi unsur barındıran filmin en büyük handikapı içinde çocukları kovalayan bir köpek barındırması. çoğu çocuğun hayvanlara yeni yeni alıştığı hatta genelde korktuğu yaş dönemlerinde, çizgi filmde bunu izlemek pek de olumlu etki yapmıyor haliyle. sanırım 5-6 yaş üstü çocuklara göre. filmin sonunda “Aze nasıl buldun sevdin mi?” dediğimde, “Keşke köpek olmasaydı” dedi ki film esnasında da korkudan boynuma sarıldı çoğu yerde.
Yanlış duymadıysak bir yerde “Salak” kelimesi geçiyor. Bir kaç yerde de argo başka kelimeler. Seçilen şarkı-türküler keyifli ama “yarim, aşk acısı” gibi sözler çocuklara nasıl etki eder onu da bilemedim.
Gel gelelim bir dinozorlu sahne vardı ki, gerçekten gözümden yaş geldi gülmekten. Bir de genç kız karakterlerin odasındaki Kıraç posteri de keyifli bir detay olmuş.