göbek kordonu

1463

bebek ilk doğduğunda hassas olacağını düşündüğümden, tulum giydirme meselesini henüz çözemediğim şey..

yani banyo bile yaptırılmıyor yavruya, bu şey düşene kadar. peki o zaman hastanede anne koynunda bebe fotoğrafları görüyoruz, nasıl tulum giydiriliyor o sabilere? acımıyor mu acep göbekler?

sırf bu dilemma yüzünden hastaneye ne götüreceğimi bilemiyorum bebe için. tulum mu, göbeği açık bırakacak bir alt-üst takım mı? yok mu kurtaran yau?

Biz düştüğünde eşimle en sevdiğimiz sahil kasabasına gidip (tatili de bahane etmiştik) denizin en güzel göründüğü yerine gömmüştük. Umarım kızım büyüyüp aklı erip orayı o haliyle ziyaret edebilir. En azından imara açılmadan 🙁

Düşmesi için 16 gün bekledigimiz,pek bir nazlı olandir.ancak 4 aydir nereye gömsem bilemedigimdir kendisi;-)

bizimki düşmedi, düşmeye yakın pozisyonda sallanıyordu oğlum 2. hafta sünnet olurken doktor onua oracıkta alıverdi.

düşene kadar canım çıkmıştı bişey olacak mı,canı acıyacak mı diye.. düştü de rahatladım :))

nasıl bakılır ne zaman düşer bilemediği, hemşireler tarafından bebeğiniizn göbeği diye kutu içinde verilen ve 6 aydır çekmecede bekleyen deri parçası, bir yere gömsem artık diyorum 🙂

7-15 gun arasinda dusen hergun hassas bakim gerektiren,dustugunde

son bedensel baginizin kopmasi sebebiyle aglatan mucizevi bir olaydir kendisi

cambridge universitesine gömdüğüm şey..ablamın bir arkadaşının bebeğinin göbekbağıydı.güvenliğe yakalanacağım diye çok korkmuştum. yakalanmak neyse de adama nasıl bir açıklama yapabilirdim ki?

Eşimin kardeşi o zamanlar İTÜ de öğrenciydi, İzmirden oraya gitti bizim göbek..

Hem gezgin hem okullu olacak herhalde:P

Göbek bağını nereye gömersen çocuk oraya gidermiş. 6 yıldır karar veremedim nereye gömeceğime, evde saklıyorum. En iyisi hep benim yanımda kalsın:)

28.gün düşmediği için operasyonla alınan ve lohusa depresyonundan olsa gerek beni son bağımızdıı diye hüngür hüngür ağlatan o kurumuş et parçasını nereye bırakabilirim ki.. Saklayacağım tabi ki 🙂

hala evde bir köşede duran, ne atabildiğim gömebildiğim kurumuş kalmış şey:)

göbek düştükten sonra nereye gömülürse çocuğun oraya gideceği rivayet olunur..

(bkz : kordon kanı)

(bkz : kordon kanı saklama)

nereye gömsek nereye gömsek derken 20 aydır kızımın şifonyerinde bekleyen, mandala takılı kuru et parçası..

üniversitede çalısıyorum bahçe göbek bağından geçilmiyor desem 🙂 böyle bir inanış var. Benimkilerinki evde, evcil olsunlar diye 🙂

doğumdan takribi bir hafta sonra düşen, sonrada ne yapsak nereye gömsek denilen şey…

eskiler üniversite, cami bahçelerine gömerken şimdilerde anneler çantalarında taşıyor “evladım hiç yanımdan ayrılmasın” mantığı güdüyormuş

göbek kordonu 2 umbilikal arter (atar damar) bir umbilikal ven(toplar damar) den oluşuyor. 2 olması gereken umbilikal arter in tek oldugu gebeliklerde olabiliyor. Tek umbilikal arterde düşük bebek kilosu olabilir deniyor. kızım tek umbilikal arter e ragmen 3090gr doğdu.

Göbek bağı da denir. Karnınızdaki bebeği plasentaya bağlar. Bebek doğana kadar ve hatta doğduktan kısa bir süre onu beslemeye devam eder.

Batı tıbbında yaygın olan uygulamanın aksine bu kordon doğumdan hemen sonra kesilmemeliymiş, çünkü bebekler küçük bir paket olarak çıkmak için kanlarının üçte ikisi ile dünyaya gelirler, gerisi sonradan kordon yoluyla gövdeye gelir. Kordon atışlarının durmasının beklenmesi ile bebek kanının hepsini alır. Sonuçta demir deposu yüksek bir bebek olur. Bunu Emzirme Sanatı isimli kitaptan öğrendim. bedenlerimizdeki olayların mucizevi işlevlerine bir örnek daha işte.