ben bir iki dakika olsun uyuyabilmek iççin ağlamasına izin veriyorum. henüz 21 günlük ve ben kötü bir anneyim evet.

özellikle çalışan annelerin bilerek ve isteyerek vicdan azaplarını azaltmak için uyguladıkları yöntem..

annelerin özgür bir birey yetiştirme isteğini anlıyorum ama eğer bebeklikten (0-12 ay sonrasından bahsediyorum pek tabii) itibaren sınır koymaya başlanılmazsa mutlu ve kendini güvende hisseden bir birey yetiştirmek pek de mümkün değil aslında.

istanbul parenting class (ipc) 1-3 yaş gelişimi seminerinden aklıma kazınan en önemli not: sevgi ve disiplinin eş zamanlı olarak yükseklerde olduğu nokta, mutlu ve kendine güvenen bir çocuk yetiştirmek için de optimum nokta..

yavaş yavaş eşimden sinyallerini aldığım ebeveynlik modeli. uyarılarımı dikkate almazsa ona ana kılavuzdaki tecrübeleri okutacağım

çok tehlıkelı bi durum,doyumsuz bi çocuk haline gelebilir ilerde kuzunuz.

anne babanın çocuğun sevgisini kaybetme korkusuna dayanan özellikle zamanlarının büyük kısmını işte geçiren anne babaların içlerindeki gizli suçluluk duygusuyla, çocuğa sınır koymakta isteksiz davranmasıyla ortaya çıkan bir durumdur.onların her istediğini yapmak kendilerini sevdirmek için doğru bir yol gibi görünür.siz de bu gruba giriyor olabilirsiniz.işte bu tarz ebeveynlerin sürekli uyguladıkları yöntemler;

“Benim ailem bana çok baskı yaptı, ama ben çocuğumu çok serbest yetiştireceğim”

“Benim ailem bana hiç oyuncak almazdı, ben çocuğumu oyuncaklara boğacağım.”

“Anne babam bana sürekli kurallar koyardı, bu beni çok sıkardı, ben çocuğuma asla kural koymayacağım, dilediğini yapsın.”

Annem bana hiç sarılmazdı, o yüzden ben çocuğumu hiç kucağımdan indirmeyeceğim, sürekli öpüp okşayacağım ki onu ne kadar sevdiğimi anlasın”

Benim ailem bana çok korumacı davrandı, risk almam gereken her konuda bana köstek oldu, böyle zamanlarda onlara çok kızardım. Benim çocuğum ne isterse yapmasına izin vereceğim, böylece beni daha çok sevecek”…