Son İçerikler
- yabani iğde
- iğde
- Just Cookies
- hçev
- Çamaşır kurutma makinesi
- yeni nesil pişti akıl oyunu
- hayır diyebilmek
- Eurodisney
- babywearing
- aybino
- duyu bütünleme ve duyu bütünleme problemleri
- kış çorbası
- baharatlı süt
- evde 30 dakika
- majanda
- veli toplantısı ve tipler
- pratik tatlı
- çocuğum haklıyım
- siyah sarımsak
- Behiç ak
- Antibiyotik
- medela calma biberon
- Geri dönüşüm
- Çocuklarınıza asla söylememeniz gerekenler
- yürüteç
- Easy fish oil
- pratik mor lahana turşusu
- filtre kahve
- turşu
- bağışıklık güçlendirici tarif
- selülit karşıtı yağ
- selülit kremi
- selülit
- yıldız kurt
- kabızlık
- sakar cadı vininin kar macerası
- sakar cadı vini
- aronya
- kagider
- çay
/
1
Hayatımın en güzel keşfi. Mandala boyamaktan sonra ellerimle bir şeyler üretmeyi daha çok sevdim. Çünkü beyaz yakamızla zihnimizi kullanarak tıkır tıkır bilgisayar başında günü kurtarırken eve döndüğümüzde elimizde tutabileceğimiz hiçbir şey olmuyor. Ben bunun eksikliğini ilk hissetmeye başladığımda deriko bana mandalayı boyamayı buldurdu. Derken yetmedi daha kalıcı daha bir amacı olan bir işe yönelmek istedim ve tesadüfen kaneviçe işlemeyi heves ettim.
Annem ve beni tanıyan herkes çok çabuk pes edeceğimi (evet o iğneler kumaşın deliklerinden başka sıklıkla elime, parmaklarıma ve kaybolarak denk gelen yerlerime battı) ve sıkılacağımı düşündüler. Bense annelerimiz ve önce jenerasyonun dünyayı yakmamasının tek sebebi olarak bu elişlerini görüyorum. Böyle sakinleştiren, güzel bir şeye emek verdiğini gördükçe mıtlu eden ve hediye edildiğinde o mutluluğu daha da büyüten bir şey yok. Yani vardır da benim dünyam küçük.
Yaklaşık iki sene olacak başlayalı ve zamanı geldiğinde benim için bir yan geçim kaynağına dönüşecek. Şimdilik sabaha kadar oturup konuşabileceğim bir hobim.