“Mükemmel annelik” yapmak için daha da dibe batmak demek..
- mesane pedi
- hamilelikte alınan kilolar
- eti
- çizim tahtası
- 3-4 yaş arası çocukla zaman geçirmek
- pazar günü
- baba kucağı
- izin verici ebeveynlik
- ev temizliği
- hamilelik
- ilk oyuncak
- sterilizator
- stokke
- sevi bebe ana kucağı sinekliği
- bebeklere banyo yapmayı sevdirmek
- tefal yoğurtçum
- anne
- nestle çocuk suyu
- bit tokası
- gebe hamile giyim
- pazartesi sendromu
- ıslak mendil kutusu
- sevgililer günü
- görüntülü bebek telsizi
- caboo
- snuza halo bebek nefes dedektörü
- popolin pişik kremi
- bebek küveti
- tereyağı
- hamile eğitmeni
- palmer’s kakao yağlı e vitaminli vücut kremi
- oda nemlendirme cihazları
- bebek nevresim
- nur topu
- hamilelikte ilk uc ay
- doğum lekesi
- kotex
- ana kılavuz bebeklerinin burçları
- mothercare bebek bakım çantası
- karışan teyze
kendime baktığımda küçük bir işaretini bile görmediğim annelik türü.
yok oyle bisey! ama kotu annelik diye birsey var bana gore.. gecen haftalarda iyi bir restoranda duzgun giyimli bir anne 2 yas civari bebegine zorla yemek yedirmeye calisiordu.oyle ki; agzina zorla yemek sokup hemen ardindan emzik tikiyordu agzina cocugun! cocuk bogulacak gibi ola ola, aglaya aglaya 3-5 kasik yedi:((( icim parcalandi! iste bu gibi ornekler bana mukemmel anneligin olmadigini ama kotuden de ote zavalli anneler oldugunu animsatiyor..
kendi bloguma şöyle bir şeyler yazmıştım aylar önce: http://baskaanne.com/genel/mukemmel-anne-olmak.html
mükemmel annelik zorlaması, dayatması anneleri mutsuz etmekten başka bir şeye yaramıyor. mutsuz ve yorgun ve çelişkili anneler olup çıkıyoruz. demin doğal anneliğe dair bir arkadaş mailleşmesinde şöyle dedim:
“elimizden gelmeyenler bizi rahatsız ediyor çünkü bence gün içinde maruz kaldığımız çevrenin çoğu buna odaklı. halbuki çık sokağa “normal” anne çocukların arasına sen fazla vehimli bile kalacaksın. maalesef kendi normallerimize kendimizle değil çevremizdekilerin yaptığınca varıyoruz. hayatımdaki insanların bir kısmına göre psikopat takıntılı abartan bir anneyim başka bir kısmına göre ise umursamaz, ilgisiz, sallayan bir tipim. çünkü herkes kendi durduğu yerden değerlendiriyor seni. bizse karşımızdaki kimse ona göre değerlendiriyoruz. o bizden daha takıksa otomatikman kötü hissediyoruz kendimizi, bizden daha salmışsa, şahane hissediyoruz. umarım aşabilirim bu durumu. ama teorik olarak biliyorum ki ne o ne diğeri kimin ne olduğundan ve benim ne olduğumu düşündüğünden bağımsız olarak ben ELİMDEN GELENİ yapan, olabildiğince olan bir anneyim. daha ne olabilir ki. kassam üzülsem ne olacak. ben bu kadarım.”
hislerimizden önce “gereklilikleri” öncelik aldıkça ne biz ne çocuğumuz mutlu olabilir.
…diye bir şey yoktur.
bazı kadınların, kendilerini içinde hissettikleri ilüzyon. böyle pedagoji dersi verir havalarında bi tripler mripler. bi sigtirgit.