kokusuna bile tahammül edemediğim zehir! evet bu kadar sertim bu konuda. nefret ediyorum kendisinden!
- mononoke hime
- ters yüz
- kanguru
- prenses mononoke
- rüzgar yükseliyor
- yüreğinin sesi
- ergo baby carrier
- lifehack
- virütik hastalıklar
- influenza
- anne karnında bebek hareketleri
- platanus
- doğum günü pastası – kitap
- pippet hijyen ürünleri
- alerji
- basit pratik ve lezzetli bebek/çocuk yemekleri
- erişte
- adaçayı
- brokoli çorbası
- brokoli
- starbucks
- caffe nero
- zerdeçal
- su içmeyi kolaylaştıracak yöntemler
- bazı kuşlar uçtu
- beyoğlu macerası
- 6 yaş üstü çocuk kitapları önerileri
- cornelia funke
- sınıfın cadısı
- migros sanal market
- columbia
- turşu kavurma
- kar pantolonu
- alışveriş çantaları
- mandala boyamak
- kaneviçe işlemek
- dostlarım
- keçiboynuzu pekmezi
- cagliostro’nun şatosu
- hm
hayatinda hic sigara icmemis insanlari kiskaniyorum! tecrubeyle sabit, biraksan da ictigin gunleri ozlemle aniyorsun:(
zararlı mı zararlı. evet hepimiz bunu biliyoruz. bir kısmımız hiç bulaşmadı bir kısmımız bulaştı hamilelikle birlikte bıraktı, bir kısmımız bırakamadı, bir kısmımız bırakıp başladı…
ben hamile olduğumu öğrenir öğrenmez bıraktım. kızım yaşını doldurana kadar da hiç içmedim. dahası içenleri hiç anlamadım. hamileyken ya da ilk yılı geçtim, çocukları 4-5 yaşında olanların dahi içmesini anlayamadım.
sonra bir yaşı dolduğunda kızımın eşimle birlikte bi delirdik galiba, kızım uyurken tek tük içmeye başladık. sonra napıyoruz biz diye bıraktık. aradan aylar geçti. kızım 20 aylık kadarken acayip stresli bir dönem geçirmeye başladık ve yine tek tük içmeye başladık. özellikle altını çizmek istiyorum ki, tek tük içmek diye bir şey yok. ya içmiyorsun ya da adım adım seni ele geçiriveriyor. tek tükten, aze her uyuduğunda içmeye geçtik. oradan dışarıda kızım her olmadığında… oradan kızımın görmeyeceği şekilde eşimle nöbetleşe balkonda, oradan aze’nin göreceği şekilde balkonda. an itibariyle, aze’nin yanında olmamak kaydıyla açık havada sürekli içiyoruz. normal içiciye döndük. kendime çok sinirliyim. kurmaya çalıştığım işi halledeyim bırakacağım kesinlikle diyorum. umarım yaparım. aman diyeyim tek tük falan demeyin, hiç içmeyin. sonu yok.
hatırlıyorum eskiden kapalı mekanlarda, kantinlerde, otobüste, dolmuşta içilirdi :S kimse çocuk varmış, hasta varmış aldırış etmezdi. Hey gidi günler! bu konuda büyük gelişme katetmişiz 🙂 İyide etmişiz.