Son İçerikler
- gıda
- film
- mekanlar
- ikinci bahar
- ıraz toros suman
- ailecek izlenebilecek filmler
- bizimkiler
- tombik ayı kaybolunca
- tombik ayı hastalanınca
- 3 yaş üstü çocuk kitapları önerileri
- tombik ayı uyuyunca
- sacred7 travel
- aslı ertürk sanat
- çanak kebap
- kipos
- cevizağacı
- my neighbor totoro
- gake no ue no ponyo
- ponyo on the cliff by the sea
- tonari no totoro
- kiki’s delivery service
- majo no takkyûbin
- sen to chihiro no kamikakushi
- spirited away
- howl’s moving castle
- kariosutoro no shiro
- the castle of cagliostro
- nausicaa: the valley of the wind
- hauru no ugoku shiro
- tenkuu no shiro laputa
- laputa: castle in the sky
- urenai no buta
- porco rosso
- heisei tanuki gassen pom poko
- the borrower arriety
- karigurashi no arrietty
- mimi wo sumaseba
- if you listen closely
- princess mononoke
- kaze tachinu
/
1
benim yavrukuşum kış bebeği ve beyaz tenli, renkli gözlü. yani içgüdüsel olarak güneşten haz etmemesinin bir çok sebebi var. kazara yüzü güneş görünce böyle bir ağlamalar, puset güvenlik kemerlerini yırtarcasına hareketler filan… eee annesi de gezenti, evde durmak istemiyor. öyle olunca puset şemsiyesi alayım dedim vardım e bebek mağazasına. ucuz olan iyi olandır diyerek 19,99 tl ye bir adet puset şemsiyesi aldım, hemen attık kendimizi bostancı sahiline… daha ilk denememiz fiyaskoyla sonuclandı, şapşalak şemsiye bir türlü vermek istediğim açıda durmaz, habire aşağı düşer, ben kaldırırım o düşer, o sırada çocuğun gözüne güneş gelir, zırlar… ama yok inat ettim başaracağım, bizim pehlivan güneş düşmanı bir çekti şemsiyeyi, kopuverdi bir ucu. yağmurlu günlerde kalabalık sokaklarda yürürken en büyük fobim olan kumaşı ucundan çıkmış, o uç da her an birinin gözünü deliverecekmiş gibi olan şemsiyelerden biri haline geliverdi. elbette aynı gün çöpü boyladı. dedim suç bende, gittin ucuzunu aldın, ertesi gün soluğu mothercare de aldım. kumaşı bile farklı geldi, tamam dedim bu sefer. hooop yine bostancı sahiline. yok, yine yok… açı veremiyorum bir türlü. sonra anladım ki bu tarz şemsiyeler, henüz hareket kabiliyeti olmayan, öylece pusetinde dümdüz yatan bebekler için. ayrıca yine bu semsiyeler baston pusetler için değil. sonuç yine hüsran. akşam da telefonda babama dert yanarken, gidip branda mı kestirsen diye abuk bir cümle söyledi. çok güldüm önce, sonra da adamcağızın bu parlak fikrine güldüm diye kızdım. babam düşündüyse elin herşeyi düşünen yabancıları kesin düşünmüştür diye yine soluğu e bebekte aldım. bingooo, düşünmüşler…
sunshine kids düşünmüş hem de… bu kocamaaaaan, siyah bir tente, gelinlik tarlatanı gibi içinde metal ve eğilebilen bir çember var, böylece kullanmadığınızda küçük bir yuvarlak haline getirip kılıfına koyabiliyorsun… lastikli askıları var. pusetin gölgeliğine geçirip aşağıdan lastikleri birbirine bağlıyorsun. ayak ucuna kadar gölge yaratıyor muhteşem icat. başta rengi hiç cazip gelmese de, kılıfında uv filtreli olduğu ve +50 koruma faktörlü olduğu yazıyor. ayrıca ıvır zıvır koymak için iki tane de cep var. 44,9 tl fiyatı idi ben aldığımda. verdiğim her kuruşu sonuna kadar hak eden, pusetle güneşin alnında bile dışarı çıkabilme özgürlüğü vermiş canım canım gölgeliğimiz…
kısacası çok, pek çok tavsiye ediyorum benimki gibi güneş düşmanı bebesi olan annelere…