Son İçerikler
- çınaraltı ızgara ve kebap
- vejeteryan yemek tarifleri
- su arıtma cihazı
- pancake
- menüler
- sömestr etkinlikleri
- karne dediğin nedir (ki)?
- regl dönemi diyalogları
- İnsan vücudu tiyatrosu
- netflix tavsiyeleri
- yufka cipsi
- better call saul
- kaze no tani no nausicaa
- twin science
- 2 yaş sendromu
- kendin yap
- ibb şehir tiyatroları
- alerjik olanlar için yemek tarifleri
- Spotify
- eğitim seti
- araba koltuğu
- dijital topuklar
- guldali blog
- atölye kedisi
- gitmek de kalmak da zor geldiğinde
- blacklist
- masallar ve toplumsal cinsiyet
- lavanta yağı
- film koması
- gıda dedektifi
- nst
- biberon ısıtıcıları
- güneş kremi
- şipşak tatlı
- korona virüsü
- covid19
- Aşk 101
- Yogaila
- the last czars
- terk edenler ve kalanlar
/
1
32 günlük yavrumun doktorundan “artık gece uyandırmanıza gerek yok, acıkınca kendi uyanır” izninin çıkmasıyla, inşallah veda edeceğimiz sefalet. zira bıraksan 5-6 saat zaten uyuyor bu elemanlar.
artık duvarlarda resimler görüntüler görmeye başlamıştım uykusuzluktan. kardeş bu nedir ya böyle? bu ne cins bir sınamadır, nasıl bir testten geçiriliyoruz lan daha bismillah? bir çocuğun ilk 1 ayı bildiğin eziyetmiş yahu?
yani yanlış anlaşılmasın allah bin şükür sağlığı yerinde, bir eksiği yok şükür. ama yaşamadan anlamıyor insan, bildiğin manyaklıkmış bu. ha sorsan 6 ay da çekerim, daha uzun da. yavrum yanımda yamacımda sağlıklı olsun da, çekilmez değil çekilir. ama önceden hiç tahmin edemiyor insan zorluk derecesini…